Eskişehirspor’un otobüsüne ilk kez 1997 yılında geçen ve 2004’e kadar kulübü taşıyan Akış, 2016’da Halil Ünal’ın başkanlığıyla tekrar göreve döndü. O günden beri “Fırtına” lakabıyla anılan Akış, Mustafa Denizli, Sergen Yalçın, Yılmaz Vural gibi efsane isimlerle çalıştı. Akış, “Eskişehirspor’un her anında, galibiyetlerinde ve mağlubiyetlerinde takımımın yanındaydım. Bu kulüp benim ailem gibi oldu” ifadelerini kullandı.
Acı Dolu Anılar ve Büyük Hayal
Akış, özellikle 2016 yılında Göztepe’ye karşı oynanan ve kaybedilen 1. Lig play-off finalini hayatının en zor anısı olarak tanımladı. “O gün o kadar stres yaşadım ki burnum kanadı. Takım kaybettiğinde hepimiz sustuk, herkes kendi üzüntüsüyle baş başa kaldı. O anları unutmak mümkün değil. Ama bu sevda asla bitmez. Bir gün Eskişehirspor otobüsünü Süper Lig’e sürmek en büyük hayalim” dedi.
Türkiye’nin Dört Bir Yanında Eskişehirspor Sevgisi
Yıllar boyunca Türkiye’nin pek çok şehrine deplasmana giden Akış, Eskişehirspor’un ülke genelindeki sevgisini şu sözlerle anlattı: “Deplasmanlarda insanlar otobüsümüzü görünce korna çalıp selam veriyor. Taraftarlar her yerde aynı şeyi söylüyor: ‘Eskişehirspor Süper Lig’de olmalı.’ Bu sevda yalnızca Eskişehir’de değil, Türkiye’nin her yerinde var.”
Galibiyetler ve Mağlubiyetler
Takımın galibiyetlerinde otobüsün içinin adeta bir şenlik alanına döndüğünü söyleyen Akış, “Kazandığımızda oyuncularla birlikte otobüsün içinde tezahürat yaparız. Ama kaybettiğimizde derin bir sessizlik olur. Yine de biz Eskişehirspor’u hep sevgiyle taşırız” dedi.
Mesut Akış, Eskişehirspor’un yeniden eski günlerine dönmesi için umutla beklediğini belirterek, “Allah kaza bela vermediği sürece elimden geldiğince takımımı taşımaya devam edeceğim. Ölmeden önce otobüsümü Süper Lig’e sürmek istiyorum” diye konuştu.